Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Hasan Yıldırım ve Doç. Dr. Ademi Fahri Pirhan ile Doktora Öğrencisi Tuğkan Özdöl tarafından Tunceli’de yeni bir bitki türü keşfedildi. Tunceli’nin Ovacık ilçesi güzergahında yer alan, Munzur Çayı boyunca uzanan kanyon kaya duvarlarında keşfedilen Çançiçeğigillere (Campanulaceae) ait türe “Ovacık çanı” ismi verildi. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Türkiye’nin endemik bir türünü daha literatüre kazandıran bilim ekibini tebrik ederek başarılar diledi.
Bitkinin keşif sürecini anlatan Prof. Dr. Hasan Yıldırım, proje yürütücülüğünü yaptığı ve TÜBİTAK tarafından desteklenen 1001 araştırma projesi olan “Türkiye Çançiçeklerinin Revizyonu” kapsamında 2014-2018 yılları arasında 65 ilde ekip olarak gerçekleştirdikleri çalışma esnasında 2015 yılında bu bitkiyi Ovacık civarındaki kanyon duvarlarında topladıklarını ifade etti. Prof. Dr. Hasan Yıldırım, “Üzerine uzun yıllardır yapılan çalışmalar sonucunda meşeçanı (Campanula quercetorum) türünün bir alt türü yeni bir alt tür olduğu sonucuna varılmıştır. Sonraki süreçte, bitkinin yeni oluşuna ilişkin akademik makaleyi hazırlayarak bilim dünyasına tanıttık. Türün makalesi, ülkemizde önemli bir taksonomik botanik dergisi olan ‘Türler ve Habitatlar’ isimli bilimsel dergide yayımlandı. Bitki, bilimsel ismi olarak yoğun çiçek yapısına sahip oluşundan dolayı Campanula quercetorum subsp. densiflora ismi verdik. Türkçe ismi ise yayılış gösterdiği bölge olan Ovacık’tan esinlenerek Ovacık çanı ismini tercih ettik” diye konuştu.
“Bu çalışma ile çan çiçeği sayısı 133’ye yükseldi”
Türkiye’nin çan çiçekleri açısından oldukça önemli bir gen merkezi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yıldırım, “Dünyada çan çiçeklerinin 420 civarında türü var ve bunun 131’i ülkemizde bulunuyor. Ülkemiz, çan çiçekleri için önemli bir gen merkezidir. Söz konusu 132 çan çiçeğinden 69’i ise endemik. Bu çalışma ile çan çiçeği sayısı 133’ye yükseldi ve 70 tanesi ise ülkemiz endemiği haline geldi. Çan çiçeklerinin en önemli özelliklerinden biri süs bitkisi özelliğinin çok fazla olmasıdır. Çan çiçekleri üzerine peyzaj boyutta da çalışmalar yapıyoruz. Bu şekilde doğada mevcut genetik potansiyeli kültüre alıp süs bitkisi olarak ülke ekonomisine kazandırma çalışıyoruz” dedi.
Bitki üzerine bazı tehditler olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yıldırım, özellikle gerçekleştirilen bazı yol genişletme çalışmaları ve hayvan otlatmaları ile bitkinin ciddi anlamda zarar gördüğünü vurguladı. Bitkinin sadece Munzur Çayı boyunca takip eden kanyon duvarlarında olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yıldırım, bitkinin gelecek nesline ilişkin dikkatli koruma çalışmalarına ihtiyaç olduğunu söyledi.