İzmir’de 3. kez düzenlenen İzmir Kadınlar Kongresi, “Hayalimizdeki Türkiye İçin“ temasıyla Türkiye’nin dört bir tarafından gelen kadın dernek temsilcilerinin katılımı ile başladı. Seslerini Kongre ile bir kez daha tüm ülkeye duyuracak olan kadınlar, geniş bir katılımla Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde bir araya geldi.
BASIFED tarafından geleneksel hale getirilen, Folkart ana sponsorluğunda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile düzenlenen Kongre, Cumhuriyetin 101. yılında da Türkiye’ye imzasını atacak.
Yazar ve Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi İdil Türkmenoğlu moderatörlüğünde başlayan Kongre’nin ilk gününde açılış konuşmaları yapılırken, Kongre katılımcısı kadınlar, Proje Pazarı’nda gelecek ile ilgili hayallerini ve projelerini anlatma imkanı buldular.
Kadın temsilcileri 25 farklı proje sundu
Kongre’nin açılışında konuşan BASİFED Yönetim Kurulu Üyesi ve EGEDERİDER Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli, ekonomik yönden güçlü, kalkınmış bir Türkiye’yi Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de işaret ettiği gibi kadınların emeği, katkısı ve aklı olmadan yapabilmenin imkansız olduğunu söyledi. Bugün burada muhteşem projeleri ile birlikte olan kadınları yürekten alkışladığını belirten Sevimli, “Toplam 25 projenin sunumu, yurdumuzun farklı kentlerinden gelen ve hepsi birbirinden özverili kadın derneklerimizin temsilcileri tarafından yapılacak. 25 projemizin hemen hepsinde ana tema, kadınlarımızın girişimciliğine ve istihdamına katkı sağlamayı; daha geniş açıyla baktığımızda ise kadınlarımızın iş dünyasına olan katkısının artırılmasını amaçlıyor. Bugün içinde bulunduğumuz ekonomik sorunların çözümünde, hangi reçeteyi uygularsak uygulayalım, kadınlarımızın iş hayatına daha fazla katılmasını sağlamamız gerekiyor.Bu ülkeyi el ele kurduğumuz kadınlarımızla, ekonomik kalkınma yarışında da yine el ele olmayı istiyoruz” dedi.
Çınar: “Gelecek kadınlarla mümkün”
BASİFED Yönetim Kurulu Üyesi Yonca Güngör Çınar ise Türkiye’nin kadın erkek eşitliğini, gerçekleştirme iradesini ve uygulama yönelik politikalarını tanımlamak, tartışmak ve var olan sorunları aşmak için öneriler getirmenin son derece önemli olduğunu söyledi. Toplumun iki kesimini de iktisadi hayatta var edilemezse geleceğe ulaşmanın mümkün olmadığının altını çizen Çınar, şöyle konuştu: “Ülke olarak potansiyelimizin yarısından yani kadınlardan faydalanmazsak, hayal ettiğimiz büyük Türkiye geleceğini var edemeyiz. Türkiye ne yazık ki kadınların eğitime, çalışma hayatına siyasete katılımında başarılı bir karneye sahip değil. Türkiye’de kadınların rahat bir nefes alacağı, geleceği umutla bakacağı, şiddetin ve kadın ölümlerinin değil başarılılarının öznesi olacağı daha iyi bir ülke için çalışmalıyız. Dilerim ki bu zirve milat olur, ikinci yüzyıl kadınların olur.”
Korkut: “İş ve toplum hayatında var olmak zorundayız”
İZSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Şebnem Korkut ise girişimci kadın sayısını artırmanın, iş insanı kadınların güçlenmesini sağlamanın en büyük hedefleri arasında olduğunu söyledi. Korkut: “Ülkemizdeki her alanda kadın girişimcilerin yaygınlaşması için elimizden gelen desteği sağlamalıyız. Her şey kendini bilmek ve farkında olmakla başlar. Ülkemizde bu alanda yapacağımız çok şey var. 30 yıllık iş hayatımda kadın olarak ben de çok zorluklar yaşadım. Ama biz kadınlar olarak yılmadan, iş hayatında ve toplum hayatında var olmanın mücadelesini vermek zorundayız” diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından Kongre Katılımcısı STK temsilcisi kadınlar, Proje Pazarı’nda geleceğe dönük olarak projelerini anlattı.
Aşkıner: “Vatanımız için katma değer üretmeye devam edeceğiz”
Gala yemeğinde konuşan EGİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Şahika Aşkıner, kadınların hor görülmesini, ülkenin doğu ve batı kentleri arasındaki farkları, çocuk yaşta evlendirilmelerini kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Kadınların kendi haklarına sahip çıkamadığını da vurgulayan Aşkıner, “Nüfusun yüzde 50’sini temsil eden biz kadınların, Atamızın benim en büyük eserim dediği Cumhuriyetimizi korumaya, onun ilkelerine bağlı kalarak var gücümüzle çalışmaya, üretmeye ve yine Atamızın dediği gibi ‘Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır’ ilkesi ile uyanıp kendimize gelmeliyiz. Açtığımız her işyeri, yarattığımız her istihdam, üreteceğimiz her katma değerli mal ve hizmet, yurda ihracat yoluyla kazandıracağımız her bir döviz girdisi ve bir kadın olarak siyasette, girişimcilikte, teknolojide göstereceğimiz her çaba, Atamızın zeka, cesaret ve özverisine bir minnet, İstiklal Savaşı gazilerimize ve bağımsızlık uğruna gözünü kırpmadan canını feda etmiş isimsiz şehide bir borç ödemedir “ diye konuştu.
Kaya: “Diplomaside kadının ağırlığı artıyor”
Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi, Büyükelçi Naciye Gökçen Kaya da yemekte ‘Diplomaside Kadın’ sunumu yaptı. Türkiye’nin 1945 yılında Birleşmiş Milletler Kurucu Üyesi olduğuna dikkat çeken Kaya, bu tarihten sonra diplomaside kadın çalışan sayısının artmaya başladığını söyledi. 1986 yılında da Türkiye’nin kadınlara karşı ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesine taraf olduğuna dikkat çeken Kaya, “Kadın diplomat sayısı bu tarihten sonra hızla artmaya başladı. Türkiye’de 1982 yılında Filiz Dinçmen ilk kadın büyükelçi olarak atandı. 2000 yılında 8 olan kadın büyükelçi sayısı bugün 82’ye ulaştı. Dışişleri’nde her kademede kadın çalışan sayısı arttı. İş dünyası ile yakın çalışma yapmak kadınların iş hayatında yer alması için çok önemli“ dedi.
Kadıbeşegil: “STK’ların kırmızı çizgisi olmalı”
Yönetim Danışmanı ve Öğretim Görevlisi Salim Kadıbeşegil ise ‘STK’ların Bir Marka Olması ve İtibarlarını Yönetmesi’ konusundaki bilgi ve tecrübelerini paylaştı. İtibari olmayan STK’ların yaşama şansı olmadığını belirten Kadıbeşegil, şöyle konuştu: “Gerçek dışı beklentiler yaratılmamalı. Liderlik hatalarına düşülmemesi gerekir. Vizyondan şaşılmamalı. Kırmızı çizgileriniz yok ise itibarınızı kaybedersiniz. Bu nedenle yanlış kişi ve kurumlarla işbirliği yapmayın. Sürekli raporlama yaparak, geleceğinizi planlayın. Bilimsel verileri göz ardı etmeyin. İletişim kazaları yapmayın. Açık ve net olun. Başka STK’ların çalışmalarına saygı gösterin. Gündemin gerisinde kalınmamalı. Paydaşlara ve bağışçılara teşekkür edilmeli. Her STK kendi itibarını ölçmeli.”
Proje Pazarı’nda öne çıkan projeler:
Genç Kadın işgücünde yetkinlik artırma projesi
Anne çocuk hayata uyum projesi
İş Etiği Deklarasyonu
İş Kadınları İhracat Fuarı
Tarım sektöründe çalışan genç kızların güçlendirilmesi Projesi
Çilek Evi projesi
Regl dostu işyeri projesi
Tomurcuklar açarken projesi
Kadınların yerel yönetimlere aktif katılımı projesi
Kadın Liderler için mentörlük projesi
Gençler iş dünyası ile buluşuyor/Girişimcilik Projesi
Yaşam Sahnesi